-
1 eyer kaltağı
n. saddletree, tree -
2 eyer
седло́eyerden düşürmek — вы́бить из седла́
eyer kaltağı — ле́нчик седла́
eyer kaşı — [седе́льная] лука́
eyer kolanı — подпру́га
eyer örtüsü — чепра́к
eyer takımı — седе́льная сбру́я
- a eyer vurmak — седла́ть кого
◊
Azak eyeri — бот. аи́р обыкнове́нный, и́рный ко́рень (Acorus calamus) -
3 eyer
saddle. -i boş kalmak (for a horse) to have an empty saddle (because the rider was killed). - boşaltmak to dodge a javelin by leaning out of the saddle (in the game of jereed). -e de gelir, semere de. colloq. It is good for all kinds of uses. - kaltağı saddle-tree. - kapatmak/kapamak to saddle an animal. - kolanı saddle girth. - vurgunu saddle-galled. - vurmak /a/ to saddle. -
4 tree
n. ağaç, mil, darağacı, eyer kaltağı————————v. ağaca çıkarmak, çıkmaza sokmak* * *ağaç* * *[tri:](the largest kind of plant, with a thick, firm, wooden stem and branches: We have three apple trees growing in our garden.) ağaç- treetop- tree-trunk
- tree line -
5 saddletree
n. eyer kaltağı -
6 saddletree
n. eyer kaltağı -
7 კეხი
i.eyer kaltağı
См. также в других словарях:
eyer kaltağı — is. Eyerin tahtadan yapılan kafes biçimindeki bölümü … Çağatay Osmanlı Sözlük
eyer — is. Binek hayvanlarının sırtına konulan, oturmaya yarayan nesne Gözlerini eyerin kuburluklarıyla atın doru boynunda hasıl olan gölgeli çizgiye dikmişti. Ö. Seyfettin Birleşik Sözler eyer kaltağı eyer kaşı Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller eyer… … Çağatay Osmanlı Sözlük
kaltak — is., ğı 1) Üzeri meşin, halı vb. şeylerle kaplanmamış olan eyerin tahta bölümü 2) Kuskunsuz eyer 3) kaba İffetsiz, namussuz kadın Bırak be, dedi, kendi kendine, elin kaltağı için dövüşecek miyim? S. F. Abasıyanık Birleşik Sözler eyer kaltağı … Çağatay Osmanlı Sözlük